Daha önce de yazdım. Tekrar ediyorum.
Dursun Özbek’in şu zamanda Süleyman Seba gibi olması gerekiyor. Birleştirici, duayen, camialar üstü, büyük.
Ama 74 yaşındaki en tecrübeli ve yaşlı başkan olmasına rağmen bu yolu tercih etmiyor.
Tam tersi! Saldırıyor!
En küçük bir olayda bile hedef göstererek hücuma geçiyor.
Yeter ki şampiyon olsun takımı. Her yolu mübah görüyor.
Son 10 yılda en çok şampiyon hangi takım oldu? Ben cevap vermiyorum. Herkes biliyor.
Sanki o zaman başka hakemler varmış gibi takımı puan kaybedince ağzından çıkanı kulağı duymuyor.
Bir de hedefi var: Ali Koç!
Sürekli Fenerbahçe Başkanı’nı suçluyor.
Dediğim gibi; el uzatıp sorunları birlikte çözme yolunu denemiyor da direkt saldırıyor.
Bir iki üç dört beş on!
Kaçıncı defadır aynı şeyi yapıyor.
Sanıyorum 2-3 gün önce. Yine saldırdı. Üstelik bu kez Ali Koç’un dedesi, Türkiye’nin en çok sevilen ve önde gelen iş adamlarından merhum Vehbi Koç’u da işin içine kattı.
Buna da Ali Koç Fenerbahçe’nin sosyal medyasından cevap verdi. Dedi ki;
“Galatasaray Kulübü Başkanının açıklamalarına istinaden;
* Proje,
* Bölücülük,
* Patolojik,
* Mağduriyet söylemleri,
* Kulübünüze haciz getirme konuları başta olmak üzere
* FETÖ ile ilgili gerçekler,
* Atanan başkan ve
* Kulüplerimiz arasında devam eden tüm gündemler ile ilgili olarak uzaktan maval okumak yerine sizi istediğiniz mecrada, yanınıza istediğiniz yardımcıyı da alarak 5. kez karşı karşıya yayına çıkmaya davet ediyorum.”
Bu teklifi daha önce de dediği gibi yapmıştı.
Sonra yine aynı şey oldu.
Dursun Özbek cevap vermedi.
Peki neden?
Ali Koç ne biliyor da madde madde sıralıyor bunları?
Dursun Özbek’in yüreği yetmiyor mu karşısına çıkmayı?
Aslında bir gerçekleşse şu buluşma. Belki de cevabını bulacak her şey.
Kulüpler arasındaki gerilim de bitecek belki de.
Ama ikide bir suçlayan Dursun Özbek, “Gel karşılıklı konuşalım” diyen Ali Koç’un karşısına çıkmıyor.
Sonuçta demem o ki iki büyük kulübün başkanı arasındaki bu durum kötü bir görüntü veriyor. Ve de Türk futboluna yakışmıyor. Eğer bu kadar suçlamada bulunuyorsan çık karşısına konuş. Böyle olmuyor.